Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
495 syf.
·
Puan vermedi
Anandamoyi
Tüm roman boyunca sınıfsal ve dinsel farklılıkları adeta fethedilemez bir kale gibi gözümüze gözümüze sokan yazar, romanın sonunda adeta bizi ihya ediyor ve zihnimizde oluşan bu kale ansızın temelinden yıkılıverdi. Yazarın da özellikle istediği şey, Hindistan'daki Hindu, Brahmo, Müslüman, Hristiyan vs. arasındaki duvarları yıkmak. Ayrıca, bence bu romanın adı "Gora" değil de "Anandamoyi" olmalıydı. Çünkü öz çocuğu olmayıp da manevi olarak bu kadar kişiye son derece içten bir annelik yapmıştır. Romanın tamamına onun analık şefkatinin sindiğini görüyoruz. Anandamoyi, Hindistan'daki tüm sınıfların üstünde bir insandır, herkesi bir görmektedir, kastın dışında bir insandır adeta.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
495 syf.
·
Puan vermedi
·
26 günde okudu
Hint edebiyatına ait okuduğum ilk eserdi. Bu kadar uzun olması, işlenen konu hakkındaki bilgisizliğim gözümü korkutmuş olsa da kitabı 200 küsürlü sayfalardan sonra büyük bir zevkle okudum. Din, sınıf ayrımı, günümüze uyarlaması mümkün olmayan aşk ilişkileri kitapta bir bütün olarak işlenmiş. Öyle ki birinin bile atlandığını düşünemiyorum. Karakterler çevremdeki insanları çağrıştırdığından mı bilinmez, kitapta bir aile ortamı yakaladım. Özellikle Binoy-Gora arkadaşlığı, Lolita-Suşarita kardeşliği, Ananamoyi-Binoy ilişkisi benim için unutulmazdı. 1913'te aldığı Nobel'i sonuna kadar hak eden bir kitap.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Gora, farklı topluluklardan insanların aşık olmasının basit bir hikayesidir ve katlanmak zorunda oldukları baskının. Sonunda, ana karakter Gora, kendisinin bir Hindu olmadığını keşfettiğinde, bir anda kendini her şeyden özgür bulur. Hindu olduklarını ve dolayısıyla Hindular gibi yaşamaları gerektiğini varsayarak, kendisine ve çevresindeki insanlara yüklediği tüm sorumluluklar bir anda uçup gider Ve uyulması gereken hiçbir kural olmaksızın kendisini herkese eşit derecede ait hisseder. Bu, herhangi birini kucaklamaya hazır olduğu zamandır. Hiç dokunmadığı insanlar bile. Tüm şartlanmaların gittiğinde, kelimenin tam anlamıyla özgür olduğun zamandır. O zamana kadar sadece özgür olduğunu varsayarsın. Tüm dönem eserlerinde olduğu gibi bu eser de dönemindeki yaşamlara ve zamana bir bakış niteliğindedir. İnsanların yaşama biçimleri, neye değer verip vermedikleri, kadın ve erkeklerin tasviri.
Gora
Gora
Rabindranath Tagore
Rabindranath Tagore
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
495 syf.
·
Puan vermedi
Rabindranath TAGORE, geleneksel Hint şiirinin son temsilcilerinden biridir. Hint ve Batı kültürünü kaynaştırmak için yaptığı çalışmalar ve seyahatlerle biliniyor. Rabindrasangit olarak bilinen Hint müziği kalıplarında bir vokal müzik üslubu geliştirmiş ve Hindistan milli marşının sözlerini yazmıştır. 1913’te Gora adlı romanı ile Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan, ana dili Bengalce olan ancak eserlerinin çoğunu İngilizce yazan şair -yazar- ressamdır. 1915’te, Rabindranath TAGORE’a, İngiltere tarafından “Sir” unvanı verildi. Ancak 1919’da, Pencap’ta çıkan olaylarda İngilizlerin kullandığı kanlı yöntemler üzerine bu unvanı iade etti. Eser aldığı ödülü hak eden bir eser… Hakkında fazla bir şey söyleyemeyeceğim. Herkese şiddetle tavsiye ederim.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
495 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Yazarına 1913 Nobel edebiyat ödülü kazandıran harikulade bir eser. Edebiyat severlerin mutlaka okumasını tavsiye edeceğim bir kitap. Kitap boyunca her nedense aklımdan şu üç kelime çıkmadı -İnsanın Anlam Arayışı- aslında yaşadığımız, yaşattığımız her şey. Okuyun,okutun, kitapla kalın.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
Durum Öyküsü
"Yalınayak, üstübaşı yırtık pırtık,başında yün kalpağıyla,belindeki kirli torbasıyla,elindeki ucu çengelli uzun sopasıyla tam bir Tevrat kahramını andıran bir çoban,köpekleri yatıştırdı. Şapkasını çıkararak arabaya yaklaştı." ** Durum öykülerinde en güzel şey sanırım hikayecinin yaptığı benzetmelerin bitmeyen tadı.
Derdimi Kime Anlatsam
Derdimi Kime AnlatsamAnton Çehov · Turna Yayınları · 2009506 okunma
Reklam
136 syf.
·
Puan vermedi
·
17 günde okudu
Çehov yazmış hoş yazmış
Önde oturan birinin ensesine hapşırmak ve sonrasında gelen utanç hikayesi maskenin önemini vurguluyor haksız miyim? Sosyal mesajimizi verdigimize göre biraz kitaba bakalım. Akıcı, sade dili ve sürükleyen hikayeleri ile Çehov her zaman sevdiğim bir abim olmuştur. Kafam doluyken alip arabaya koyduğum bu kitabı kısa bosluklarimda hikaye hikaye okudum. Nihayi son ile bitti. O zaman Rusya'sinin carpikliklarini, insanlarin saygılı atar giderlerini okumak beni hep geçmişe götürdü. İyi okumalar dostlarım
Derdimi Kime Anlatsam
Derdimi Kime AnlatsamAnton Çehov · Turna Yayınları · 2009506 okunma
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Klasiklere başladığım ilk eserdi. Ve başlangıç için ideal olduğunu düşünüyorum. Akıcı bir üslubla yazılan bu eser aynı zamanda Hindistanı anlamada bir aracı olabilecek cinsten. Eser İngiliz sömürgeciliğinin izlerini taşıyan bir Hindistanda Gora adlı karakterin inandığı ve savunduğu doğruların peşinden gidişini anlatıyordu . Bir de tatlı bir Binoy karakteri var ki ona da nerdeyse başrol kadar anlatım verilmişti. Binoy karakteri ise biraz daha çelişkili bir karakteridi. Diğer karakterlerimiz olan Pareş Babu, Suşarita ve Lolita ise ayrı ayrı çok sevdiğim karakterleridi. Kitapta şahsen sinirime çok dokunan şey kadınların aşırı aşağalanması ki bu olduğu dönemle alakalı olsa dahi çok sinir bozucu olabiliyordu. Ve açıkcası sonunu acıklı bekliyordum. Ama kendimce oldukça iyi bir sondu. Gerek çatışmaları, gerek savunmaları, gerek inançları vede içinde barındırdığı hafif aşkla doğrusu dizi izlemekten farksız bir deneyimdi. "Genç weitherin acıları" kitabında bulunduğu yerdeki insanlardan "Herkes gibi" diye bahsediliyor ya hani bu eserde öyle, bulunduğu yer farketmeksizin insanın her yerde insan olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Tüm karakterlerde az az kendimi görmek ise bu kitabı bende daha çok değerli kıldı. Kesinlikle daha fazla okunması gereken bir eser olması gerektiğine inanıyorum.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Kapı Yayınları · 2013725 okunma
495 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
suphistike
Hindistan'daki kast sistemi, dinsel tutuculuk, dinsel yaşamın ve kuralların bir Hintli için biricik ölçüt olması vesaire gibi konuların muhteşem bir kurguyla anlatıldığı muazzam kitap. Kitabı okurken kendi toplumunuzda da benzer koşullara ve olaylara sık sık rastladığınızı rahatlıkla hissedeceksiniz.
Gora
GoraRabindranath Tagore · Oda Yayınları · 2013725 okunma
136 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Bilgelik karanlığın içinden çıkan insanın önce kadın mı erkek mi olduğuna bakmadan önce onun bir insan olduğunu ve o insanın sonradan kadın mı erkek mi olduğunu görmektir. Bilgeliğin bir adım sonrasını bilemezsin ve keşfedemezsin. Bilgeliğin bir adım sonrasını tahmin etmek her birimiz için bilgeliğe açılan kapının aralanmasıdır. Bilge ruhun gücüyle ve ruhun hakimiyetiyle ruhunun gördüğü her şeyi gören ve bilendir. Bilgelik, tevazu, hoşgörü, anlayış ve saygı demektir. Bir deniz feneri gibi aydınlatıp bizlere yol gösteren bir ışıktır ve aydınlığın yoludur.
Derdimi Kime Anlatsam
Derdimi Kime AnlatsamAnton Çehov · Turna Yayınları · 2009506 okunma